#CSTAYLA Trendler Teknoloji ve İnternet

Low-Code 2021’de 23% büyürken, ne yapmalı?

Gartner’ın son araştırmasına göre, Dünya çapında, Düşük Kod (Low-Code) yazılım geliştirme teknolojileri pazarı 2021’de 23% büyüyecek. Yani sürükle bırak yöntemlerle, kod yazmak yerine görsel editörlerle yazılım geliştirilip, ekran tasarımları üzerinden geliştirilecek uygulamaların sayısı giderek artacak. Bu büyümenin nedenleri arasında hem teknolojik hem de sosyolojik etkenler bulunuyor. Yazılım geliştirmek hem yazılımcılar hem de müşteriler açısından uzun süren süreçler ve yüksek maliyetler anlamına gelirken, özellikle son bir yıldır içinde bulunduğumuz Covid-19 pandemisinin de etkisiyle birçok şirket uzaktan çalışma modelini çok kısa sürelerde uygulamak durumunda kaldı ve hatta önümüzdeki yıllarda da bu modelin artık Yeni Normal’imiz olacağı öngörülmekte. Diğer yandan ekonomik olarak artık gerek şirketlerin gerekse yazılım bilgisi olmayan veya temel düzeyde olan uygulama geliştiren Citizen Developer’ların, Yeni Normal’de daha az maliyetle tasarım ve yazılım bütçelerini yönetmeleri, projelerinde ciddi oranlarda verimlilik sağlamaları beklenmekte.

Son sürat dijitalleşen iş hayatıda, günlük tempomuzda buna en somut örnek, mesela excel üzerinden teklif takibi ya da email üzerinden süreç yönetimi. Eğer işlerinizi bu modelle yönetiyorsanız, rekabet gücünüz hızla azalıyor demektir. İşte tam da bu noktada, Düşük Kod (LowCode) platformlarda yazılım geliştirme tam bir ilaç olarak süreçlerinizi iyileştiriyor. Gerek yazılım geliştirici ya da mühendislik formasyonuna sahip olmayan kişiler olsun, gerek şirketlerde IT departmanı dışında çalışanlar (Örneğin İş Geliştirme/ Pazarlama) olsun ya da kendi işini kurmuş bir girişimci olsun, artık herkes ihtiyacı olan web veya mobil uygulamayı kolayca en hızlı şekilde geliştirebilir durumda. Böylece, dijital dönüşümü hayata geçirecek kaynak sayısı sadece yazılımcılarla sınırlı kalmayıp, çoklanmış oluyor. Tabi bu durumda, ciddi bir rahatlamayı da direk IT departmanları yaşıyor, neden derseniz yetersiz kaynak ve kısıtlı süre baskısı altında çalışan IT departmanlarında profesyonel yazılımcılar da her defasında sıfırdan kod yazmaktansa, böylece operasyonel verimlilik kazanmış oluyor ve daha stratejik yazılımlara derinlemesine zaman ayırma şansı yakalıyor.

Aslında, Düşük Kod (Low-Code) yazılım geliştirme konusu yeni olmasa da pandemiyle beraber yakın dönemde dijital ezberbozanların (digital disruptions), hiperotomasyonun (hyperautomation) ve bir araya getirilebilir (composable business) iş modellerinin yükselişi ile, pazarda birbiriyle bağlantılı / konuşan platformlar ve iş akışına artan talebe yol açtı. Düşük Kod (Low-Code) yazılım geliştirme adından da anlaşılacağı gibi az kod bilgisi ile veya kod yazmadan uygulama geliştirmeye imkan veren teknoloji / platformları tanımlar. Bu teknoloji / platformlar esasında, yazılım geliştirme süreci, ağırlıklı kod yazma yerine, “görsel geliştirmeye” dayanan uygulama geliştirme yöntemidir diyebiliriz.

Low-Code Pazarı Dinamikleri ve Büyüme Öngörüsü

Evet, aşağıdaki tablodan da inceleyebileceğimiz gibi Gartner’ın en son tahminine göre, global Düşük Kod (Low-Code) uygulama geliştirme teknolojileri pazarının 2021’de 2020’ye göre% 22,6 artışla 13,8 Milyar Dolar olacağı tahmin ediliyor. Peki Düşük Kod (Low-Code) pazar dinamikleri tam olarak nelerden oluşur?

Düşük Kod (Low-Code) uygulama platformlarının (LCAP), 2022 yılına kadar Düşük Kod (Low-Code) geliştirme teknolojisi pazarının en büyük bileşeni olmaya devam etmesi ve 2020’ye göre yaklaşık 30% artarak 2021’de 5,8 Milyar Dolar olması bekleniyor. Tablodan da anlaşılacağı gibi, Düşük Kod (Low-Code) pazarında birçok farklı alt kırılım / isim yer almakta. Bu alt kırılım / isimlerden en trend olanı ve çoğu kez tam olarak neyi ifade ettiği karıştırılan No-Code, yani Kod yazmadan uygulama geliştirmeye imkan tanıyan platformlar.

No Code ve Low Code Farkı

İşin özdünde, bu iki kavram arasındaki temel fark bir uygulama geliştirmek için ne kadar kod yazmak gerektiğidir.

Düşük Kod Geliştirme (LCD) teknolojileri arasında Hızlı Mobil Uygulama Geliştirme (RMAD) araçları ve Hızlı Uygulama Geliştirme (RAD) araçları da birer alt kırılım olarak bulunmakta. Aslında Düşük Kod (Low-Code), RAD’nin bulut ve SaaS modellerine evrimleşmesidir. Diğer yandan, Kodsuz (No-Code) bir uygulama platformu, sadece basit formüller veya bileşenlerle metin girişi gerektiren bir LCAP olarak tanımlanmakta. Bu nedenle LCAP pazarı, Kodsuz (No-Code) platformları da içermekte. Diğer yandan, Kodsuz (No-Code) platformlar, profesyonel yazılım bilgisine sahip olmayan ama uygulama geliştiren Citizen Developer’lar için sadece bir yere kadar yeterlidir, çünkü birçok karmaşık araç yapılandırma görevi kod değildir, ancak yine de uzman becerileri gerektirir.

Yazılımda Hızlanma, Her Zaman İşinizi Güçlendirir

Günün sonunda, dijital iş süreçlerinin hızlanması, hem web hem mobil uygulamaları hızla hayata geçirerek, size her zaman rekabette avantaj sağlar. İçinde bulunduğunuz organizasyon hangi ölçekten olursa olsun, “Değere Ulaşma Süresi”ni (TimeToValue) önemli ölçüde arttırdığı için, “Hızlı Yazılım” organizasyonlarda liderlerin / karar vericilerin de 2021 önceliklerinde ilk sıralarda yer alıyor. Dijital dönüşümü destekleyen özel yazılım çözümlerine yönelik artan talep, IT ekipleri ve bir yandan da Citizen Developer’ların kısa sürede değerli ürünler geliştirmelerini sağlıyor. Böylece Düşük Kod (Low-Code) artık kaçınılmaz oluyor.

Gartner araştırması, ortalama olarak IT dışındaki çalışanların veya iş teknolojisi uzmanlarının 41%’inin verileri veya teknoloji çözümlerini özelleştirdiğini ya da oluşturduğunu söylüyor. Tüm yeni Düşük Kod (Low-Code) müşterilerin yarısının ise, 2025 yılı sonuna kadar IT departmanları dışındaki ekiplerden yani özellikle non-technic departmanlardan geleceğini tahmin ediyor.

SaaS ve Hyperautomation, Düşük Kod (Low-Code)’u Yaygınlaştırıyor

Hizmet olarak yazılım (SaaS) pazarının büyük çoğunluğu içinde bulunduğumuz dönemde,  Düşük Kod (Low-Code) ile yazılım geliştirme teknolojilerini ve bu teknolojilere hakim yetenekleri ekiplerinde sağlamaktadır. Evet, SaaS popülaritesi arttıkça ve bu satıcıların platformları giderek daha fazla benimsendikçe, Düşük Kod (Low-Code) pazar, LCAP’lerde ve süreç otomasyon araçlarında ister istemez orantılı bir büyüme görülüyor. İş odaklı hiperotomasyon ihtiyaçları, 2022’ye kadar Düşük Kod (Low-Code)’un benimsenmesi için en önemli üç faktörden biri olacağına kesin gözüyle bakılıyor.

Özetle, COVID-19 pandemisinin sosyal ve ekonomik sonuçları, Düşük Kod (Low-Code) değer önermesini doğruladı. Dijital formların ve iş akışlarının otomasyonu gibi uzaktan çalışma işlevini destekleyen Düşük Kod (Low-Code) platformlar, daha hızlı ve daha uygun maliyetle şirketleri daha verimli hale getirip dijital dönüşümlerini tetiklerken, size sadece işin stratejisini yönetmek kalıyor.

Peki sizin bu konudaki yorum veya öngörüleriniz neler? Low-Code platformlarla yaşadığınız deneyimlerinizi yorumlar veya DM üzerinden bekliyorum! 👩🏻‍💻

Low-Code 2021’de 23% büyürken, ne yapmalı?&rdquo için 1 yorum

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

%d blogcu bunu beğendi: