Evet bir çok rapor okuyoruz, mobil reklamın toplam reklam harcamalarındaki payı giderek büyüyor diyoruz. eMarketer’in yaptığı bir araştırmaya göre 2012’de ABD pazarında mobil reklamcılığın büyüme oranı tam yüzde 180!
2011 sonunu tamamladığımız günlerde 1,45 milyar dolar olan mobil reklam hacmi, 2012’de 4,06 milyar dolara yükseldi. eMarketer’ın raporuna göre göre 2,61 milyar dolar artışın en önemli kaynağı Facebook’un özellikle yılın ikinci yarısında mobile verdiği önem diyebiliriz.
Yine eMarkter’a göre 2016’da ABD’nin reklam pastasında dijital reklamcılık yüzde 29,2 pay alıyor olacak. Mobil ise yüzde 11’e ulaşacak. Önümüzdeki döneme ilişkin birçok öngörüye göre dijital, basından yüzde 10’a yakın pay alarak büyüyecek. Özetle hayatımız sayısı her geçen saniye artan akıllı telefonlar ve tabletlerle birlikte giderek mobilleşirken dijitalin içinde mobilin büyümesi ise ayrıca önem kazanacak. Peki nedir bu mobilin farkı?
Artık reklamverenler hedef kitlelerini seçerlen geleneksel diyebileceğimiz çoğu zaman demografik verilere dayanan hedefleme metodları yerine, müşterinin yaşantısına (internet kullanım davranışı), yorumlarına (comments, tweets), beğenilerine (like), paylaşımlarına (share), gezdikleri yerlere göre (ip, sinyal) bir kriterlemeye gidecekler. Bu tarz hedefleme en doğrusu ve çeşitlisi aslında.
Bu “data mining” bakış açısı bir de reklamcıların yaratıcılığı ile birleşince ortaya neler çıkmaz ki! Mesela, hazır 21 Aralık konusu gündemdeyken size bir örnek, dijital ordamda “Şirince” kelimesi ile arama yapanlar, hatta işi abartıp 21 Aralık’ta Şirince’ye gidenler aslında hayat sigortası markaları için güzel bir hedef kitle olmaz mı, ne dersiniz 🙂 ?
“Mobil Reklam = biraz hayal gücü + biraz teknoloji…&rdquo için 1 yorum